Bulutlar yağmur için toplandı…
Gökyüzü tamamen lacivert oldu.
Bu şişkinlik denizin üzerinden Kadıköy’e doğru indi inecek derken çok şiddetli bir sel boşandı .
Yer gök anında bir oldu. Yağmur yeni yapılan apartmanların inşaatlarından çıkan sarı kirli tozu önce yere yapıştırdı sonra sildi süpürdü.
Kuvvetli mi kuvvetli bir ırmak ayaklarımızın altında akıyor şimdi…
İlerde tekerlekli sandalyedeki yaşlı bir kadını bastıran yağmurdan kaçırmaya çalışan bir bakıcı koşturarak bana doğru geliyor.
Belli ki yabancı, suratından Özbek yada Tacik olduğu kanısına varırsınız. Güçlü kuvvetli bir bedeni var . Tekerlekli sandalyedeki kadın oldukça yaşlı. Arabayı sürmek maharet istiyor. Koşuşturuyor bir anlamda…
Yollar artık yol olmaktan çıktı, her çukur bir tuzak gibi. Ayağınızı atsanız su bombaları patlayıveriyor.
Bakıcı kadın öyle hızla kaçmaya çalışıyor ki yaşlı kadının üzerini örttüğü battaniye açılıyor. Yağmura hazırlıksız yakalanmışlar.
Örtmeye çalışıyor tekrar. Rüzgar atıyor…
Yanlarından bir araç geçiyor. Onun da acelesi var şöyle serpiştiriveriyor yerdeki suyu yaşlı kadının tekerlekli sandalyesinin üzerine. Bakıcı kadın ne yapacağını bilemiyor. Homurdanıyor, ve kalın baldırlarıyla bir tekne misali suları yarmaya devam ediyor.
Tekerlekli sandalye hopluyor zıplıyor ve artık yaşlı kadının sağanağa tamamen teslim olduğunu söyleyebiliriz.
Uzaktan saçlarını görüyorum yağmur iyice yapıştırmış. İncecik bir kafa…
Sandığımdan daha da hastalıklı, soluk bir benzi var.
Sele kapılmış üzerime doğru gelen bir mumyayı andırıyor…
Artık elini eteğini yaşamdan çekmek üzere olan zayıf ve 100 yaşında bir hortlak sanki…
Yağmur bütün bedenini yıkıyor…
Bembeyaz bir şimşek çakıyor şehrin üzerinde. Baygın bir neon ışığı saçılıyor yağmur bulutlarının arkasında…
Hava inanılmaz temiz kokuyor …
Binaları inşaatları arkamızda bırakıp yemyeşil bir kıra inmişiz ve birileri toprağı yeni kazmış sanki, eminim herkes böyle hissediyor şimdi.
İyice yaklaşıyorlar.
Yaşlı kadının mumya gibi suratında incecik bir gülümseme mi o? Galiba…
Başını gökyüzüne çevirmiş, gözleri kısık. Ağzı ancak bir miktar açılabilmiş.
Ama bu da yeterli , belli ki dudaklarından yağmur sularının girmesine izin veriyor. Evet, gülüyor, yanlış görmüyor
